Güçlü Türkiye Platformu Basın Açıklaması
Kamuoyunun dikkatine;
Son günlerde Ziraat Bankası’nın çiftçilerin tarlalarını, borçlarını ödeyemedikleri için satışa çıkarması, kamuoyunda ciddi bir tepkiye neden olmuştur. Çiftçileri desteklemek amacıyla kurulmuş bir bankanın, çiftçilerin mal varlıklarını satışa çıkarması, bankanın var olma amacının dışına çıktığının açık bir göstergesidir. Bu durum, bankanın kuruluş misyonuna aykırı bir şekilde ticari farklı kuruluşlara kredi vermesiyle daha da tartışmalı bir hale gelmiştir. Özellikle, kamuoyunu daha önce meşgul eden ve halkın tepkisini çeken 800 milyon TL’lik Demirören Grubu’na verilen kredi, bu durumun en somut örneklerinden biridir.
Kamu bankalarının, varlık amacı dışında kullanılması, özellikle tarımı ve çiftçiyi desteklemek için var olan Ziraat Bankası’nın, iktidar tarafından farklı amaçlarla kullanılması kabul edilemez bir durumdur. Bankacılık sisteminin, halkın sorunlarını çözmeye yönelik bir model geliştirmemesi, bankaların halk üzerinden daha fazla zenginleşmesine yol açmaktadır. Bankacılık sistemi güçlenirken, halkın daha da fakirleştiği açıkça görülmektedir. Aynı zamanda, bankacılık sisteminin bir borç sistemini, sistematik bir şekilde faiz geliri elde ederek sürdürmesi ve bu faizleri sürekli halka ve devlete ödettirmesi, ayrı bir finansal beka sorununu da gözler önüne sermektedir.
Siyasilerin, finansal anlamda devletin ve halkın sistematik bir şekilde sömürülmesine karşı duyarsızlığı, Güçlü Türkiye Platformu’nun en önemli konularından biridir. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun verilerine göre, çiftçilerin kredi borcu 2023 Haziran ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre %50 oranında artarak 471 milyar TL’den 710 milyar TL’ye yükselmiştir. Çiftçiler, Ziraat Odalarının verdiği bilgilere göre, kullandıkları kredileri kapatmak için yeni krediler alarak daha da borç batağına sürüklenmektedir.
Güçlü Türkiye Platformu olarak, tüm siyasilerin ve halkımızın dikkatini ısrarla çekmek istediğimiz ana sorun, finansal sistemin dışa bağımlı olarak yürütülmesi ve Türk devletinin ve Türk milletinin, çiftçisinden esnafına, sanayicisine kadar sürekli bir borçluluk içerisinde köle haline getirilmesidir. Elbette, iktidarın uyguladığı temel yanlış politikalar vardır, ancak mesele bir sistem meselesidir. Ülkemizde uygulanan finansal düzen, nüfusun çok az bir kesimi için büyük gelirler elde etmesini sağlarken, nüfusun ekserisini yokluk ve açlık içerisinde yaşamaya mahkum etmektedir.
Kaynaklarımızın toplumumuza adil bir şekilde paylaşılabilmesi için mevcut finans sisteminin, halkın ve devletin menfaatine olacak şekilde yeniden düzenlenmesini kaçınılmaz olarak görüyoruz. Güçlü Türkiye Platformu, bu konuda öncülüğünü sürdürmeye devam edecektir.
Saygılarımızla,
Yunus Ekşi
Güçlü Türkiye Platformu Sözcüsü
…