Küresel ve Bölgesel Gelişmelerin Işığında Türkiye’ye Yönelik Tehditler
Hür Düşünce Hareketi’nin 2025 yılının ilk Aya Bakış Toplantısını İBB Zeytinburnu Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirildi.
Güçlü Türkiye Platformu Başkanı Yunus EKŞİ’nin beraberindeki heyet ile katıldığı ve E.Tuğgeneral Naim Babüroğlu’nun “Küresel ve Bölgesel Gelişmelerin Işığında Türkiye’ye Yönelik Tehditler” başlığıyla konuşmacı olduğu toplantıda Hür Düşünce Hareketi Başkanı Süleyman Aksoy, Türkiye’nin siyasi gündemine yönelik açıklamalarda bulundu. 2019 yılında Cem Gürdeniz ile başlattıkları toplantıların 5. yılını kutlayan Aksoy, Türkiye’nin geleceği için kritik bir dönüm noktasında olduklarını vurguladı.
İstanbul Kanalı Tartışmaları ve İtiraz Süreci
Aksoy, İstanbul kanalı tartışmalarına değinerek, “Kanal İstanbul değil, İstanbul kanalı” ifadesini kullandı. Bu tartışmaların, iktidar partisinin teklifine “Evet” diyenlerin iktidar yanlısı olarak etiketlenmesi ve muhalefet partilerinin fikirlerini paylaşanların da muhalefet yanlısı olarak damgalanmasıyla şekillendiğini belirtti. “Halbuki biz ikisine de itiraz ediyoruz; doğrunun yanındayız” dedi. Bu itiraz sürecinin, 200 yıllık modernleşme mücadelesinin bir parçası olduğunu ifade eden Aksoy, 19. yüzyılda Samsun’da başlayan itirazların, 1946’da “Yeter, söz milletin!” sloganıyla tüm yurda yayıldığını hatırlattı.
Demokrasi Mücadelesinin Zorlu Dönemleri
Aksoy, Türkiye’nin demokrasi mücadelesinin zorlu dönemlerine de dikkat çekti. 1961’de merhum Menderes’in idamı ve 1971’deki darbelerle yaşanan travmaları hatırlatarak, “Evet, irade çatışan taraf vardı; toprağı, milleti, tarafı vardı. Ama bu ikisi arasındaki görüşmeleri bir papaz yürüttü; üçüncü taraf olarak devlet yürütmedi” dedi. Bu sözler, geçmişteki siyasi krizlerin etkilerini gün yüzüne çıkardı.
Terörist Temsilcileriyle Görüşmeler ve Bölünme Tehlikesi
Günümüzdeki siyasi durumu eleştirerek, “Türkiye’de ilk defa terörist başının temsilcileriyle Türkiye Büyük Millet Meclisi başkan vekili görüşüyor. Bu kabul edilecek bir şey değil; buna dur demek lazım” dedi. Aksoy, bu durumun Türkiye’nin bölünme tehlikesini artırdığını vurgulayarak, “Bizim kazancımız yok; tam tersine bölünme tehlikemiz var” şeklinde konuştu. Rumeli kökenli olduğunu belirten Aksoy, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nde ülkenin bölünmesiyle alakalı bir hassasiyet var. Bunu Balkan Savaşı’na bakarak anlayabilirsiniz” dedi.
Birlikte Hareket Etme Kararı ve Deklarasyon
Hür Düşünce Hareketi’nin yanı sıra Güçlü Türkiye Platformu, Yurtsever Güç Birliği ve Çözüm Hareketi ile iş birliği yaparak, önümüzdeki hafta Tam Demokrasi Platformu’nun Ankara’daki toplantısında 40 STK ve 4 siyasi parti ile birlikte bir deklarasyon yayınlayacaklarını duyurdu. Aksoy, “Biz Türkiye’de böyle bir aşağılanmayı, böyle bir yok sayılmayı, Türksüzleştirme projesine karşı çıkacağız” dedi.
Yeni Paradigma ve Devlet Yapısına İtiraz
Ayrıca, yeni bir paradigma düşünce hareketi geliştireceklerini belirten Aksoy, “Bu devlet yapısına itiraz ediyoruz. Devletin memuru olmaz, devletin polisi olmaz; devletin hizmetkârı olur. Kutsal devlet yok; kutsal millet var” diyerek, devletin halkın hizmetinde olması gerektiğini vurguladı. 22 yılda 10,5 trilyon dolar vergi toplandığını hatırlatan Aksoy, bu paranın nereye harcandığını sorguladı. “Köprü mü yaptınız? Hayır, borç da yapıyorsunuz; borçlandık” diyerek, hükümetin mali yönetimini eleştirdi.
Türkiye’nin Siyasi Geleceği İçin Kritik Bir Dönem
Bu açıklamalar, Türkiye’nin siyasi geleceği ve demokrasi mücadelesi açısından önemli bir tartışma başlatacak gibi görünüyor. Aksoy’un sözleri, toplumda geniş yankı uyandıracak ve siyasi aktörlerin dikkatini çekecek nitelikte. Hür Düşünce Hareketi’nin bu duruşu, Türkiye’nin demokratik yapısının korunması adına atılan önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Aksoy’un çağrısı, Türkiye’nin geleceği için bir uyanış ve birlik olma çağrısı niteliği taşıyor.



Güçlü Türkiye Platformu